• kemer olması

    4

    bu enteresan ülkede mimari kadar götüboklu ikinci bir konu daha yoktur herhalde sayın emellerim. vardır diyenle her türlü kapışmaya hazırım: cilli, çelik-çomak, gazoz kapağı... alayınızı üterim. her neyse, diyorduk ki, mimariden hoşlanan bir insanın bir-iki numunelik sokak/mahalle haricinde gözüne şu büyükada'da fayton çeken atların gözlerine takılan siyah renkli kare şeylerden takması lazım çıkıp dışarıda rahat rahat gezmek istiyorsa. örnek istiyorsanız, bakınız: kemer. nedir kemer? yapı elemanı. yığma yapılarda yatay yüklerin düşey yüke tahvil edilmesinde kullanılan, tepe noktasından kilitli, sevimli, eğrisel dizilmiş taşlar. gotiği, rokokosu falan olur. açıklık geçmekte kullanılır. bir de bunun tonoz diye integrallenmiş olanı vardır. o başka. şimdi, gelgelelim, betonarme yapı sistemlerinde kemer denen zımbırtı kullanılmaz, yerini demir donatılı dümdüz kirişlere bırakır. ya da bırakmalı. oysa siz sokağa çıktığınızda ne yöne baksanız yine kemer görürsünüz. camilerin girişlerinde, apartmanların pencerelerinde, evde, salona girerken... ölçüsüz, oransız, kalfa gözüyle çatılmış, bir şey taşımayan, taşıması da mümkün olamayan sahte kemerler. kemer denen şeyin kendine özgü formlarını geliştirmiş, en rafine örneklerini vermiş osmanlı mimarlığının hayvansı örnekleriyle dolu bu sokaklarda, o örneklerin yanı başlarında, temel tasarım kurallarını ağlatacak absürtlükte kemerler. ondan sonra diyorduk ki, bu ülkede mimari kadar götüboklu ikinci bir konu daha yoktur. üstüne bir de sebzeler dünyası, tuhaf tuhaf şeyler gibi ne idüğü belirsiz etiketlerle donanmış bu saçma sapan blogda "dank!" diye mimari isimli bir etiket olması... absürtlük höyüğüne tüy dikiyor yani.

    Share!

    • Digg
    • delicious
    • stumbleupon
    • twitter
  • 4 Comments


    1. kemerler sessiz şahitlerdir. siz sessiz şahitler kavramını bilmiyorsunuz tabii. sessiz şahitler kavramı romantik mimaride önemli bi kavramdır. böyle mesela biz üzüldüğümüzde döşemeler, duvarlar falan hep buna tanıklık ederler. bu kemerler de işgüzarlığımıza tanıklık ediyorlar. sor bakalım kemere böyle mi olmak istiyordu? mimari nesneleri vasıfsızlaştırmada üstümüze yok. hayır sonra halihazırda bir halta yaramayan şeylere vasıf yaratabilelim diye romantik mimar oluyoruz. yazık oluyor bize de.

    2. orhan pamuk bu sahte kemerler yüzünden de vazgeçmiş olabilir mimar olmaktan. gerçi adam kendi açıklamış niçin mimar olmadığı ama, inanmıyorum tabi ben ona.

    3. sessiz şahit falan diyerekten ofli müteahhit dizayn oransız kubbeyi auschwitz'in dikenli telleriyle aynı kefeye koymaya çalışıyorsunuz. bunlar şahit değil basbayağı delil. 22. yüzyılın mimarlık tarihçileri bunlara bakıp bakıp bizi makaraya saracak.

    4. '' art is a dirty thing but somebody has got to do it! ''
      blogda ki ''mimari'' etiketi geri dönüşümlü tembel, tamamen new age ekolojik mimariye uygun.

    Leave a comment