• communication breakdown


    anlaşamıyoruz arkadaş. herkes kafasında biriktirdiği kendine özgü meyve kokteylini ortalığa saçıp köşesine çekiliveriyor. anlaşmak ne zor, iletişmek ne zul yahu bu çağda. ne yapalım, temelden mi ele alalım? gidip duvarlara mamut resmi mi çizelim nedir? hayır paint'te çizilmişi var icabında yani. olay oysa, ona da varız.


    bu blogu oluşturan dört kişinin aslında ne kadar alakasız insanlar olduklarının farkında mısınız? tabi ki değilsiniz, ne siz bunun farkındasınız ne de samet farkında. aluminyum light panel sistemine yaslanmış vaziyette kukumav kuşu gibi düşündüğüne bakmayın, koşulları çok iyi o lavuğun: özel sağlık sigortası, sodexho ticket, şirket arabası (renault symbol), kurumsal hatlı blackberry... komple muamelesi var.
    (resimdekiler: soldan sağa, vandal, ahmak ı hayal, fantaghiro, tembel)


    bir jedi şövalyesi, bir tenis hakemi, bir radyo şovmeni ve bir türk biraraya gelirse ne olur? işte böyle fıkra gibi bir blog çıkar ortaya. sonra da "vay bir konseptim bile yok" diye ağlayanlar, falanlar, filanlar. bakınız, günümüzde, modern dünya orduları son derece konseptli bir yaşam sunuyorlar gönüllü ya da gönülsüz katılımcılarına. isteyen hazır, nazır, yüzyıllardır denenmiş bir konseptin tadına bakabilir bu kuruluşlarda. amerikan silahlı kuvvetleri'nin 2008 yılındaki "recruitement" seviyesi hedeflenen sayının yüzde hatırı sayılır bir miktar üzerine çıkmış. amerika'nın cencileri ve latinoları da konsept arayışında görüldüğü gibi.
    (resimdekiler: soldan sağa, ahmak ı hayal, fantaghiro, vandal, tembel, ein)


    konseptsizliğin nadir kuşlarına, helolalora? dedirten başlık.

    Share!

    • Digg
    • delicious
    • stumbleupon
    • twitter
  • 1 Comment


    1. Tamam canım işte, sizin de konseptiniz konseptsizlikmiş. Blogu yaratan bir konseptin olmadığına inanıyorsunuz. Bir fark yok aslında aranızda.

    Leave a comment